• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

Petrol-İş, ÖİB yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu

Tüpraş’taki %51 kamu payının özelleştirilmesine ilişkin işlemler hakkında açılan davalar sonucunda, DİDD Genel Kurulu 2.2.2006 tarihli kararıyla, ihale şartnamesi ve buna dayalı ihaleyi sonuçlandıran ihale komisyonu kararını hukuka aykırı bularak yürütmenin durdurulmasına karar vermiştir.

 

31.03.2006
Tüpraş’taki %51 kamu payının özelleştirilmesine ilişkin işlemler hakkında açılan davalar sonucunda, DİDD Genel Kurulu 2.2.2006 tarihli kararıyla, ihale şartnamesi ve buna dayalı ihaleyi sonuçlandıran ihale komisyonu kararını hukuka aykırı bularak yürütmenin durdurulmasına karar vermiştir.
 
27.2.2006 tarihinde ÖİB’e tebliğ edilen bu yargı kararının gereğinin en geç 29.3.2006 tarihinde yerine getirilmesi gerekirken, ÖİB bu tarihte yaptığı açıklama ile bu konudaki kararı, dokunulmazlık zırhının arkasına sığınan ÖYK’ya havale etmiştir.
 
ÖİB, yapmış olduğu bu açıklamada söz konusu yargı kararının uygulanması halinde, telafisi mümkün olmayan zararların doğabileceğini ileri sürerek kamu yararı nedeniyle bir işlem yapılmadığını da belirtmiştir.
 
Anayasamıza göre; bu temelde (telafisi mümkün olmayan bir durumu engellemek için) bir karar alma yetkisi yargı organlarına aittir. Esasen Danıştay’da bu gerekçe ile yürütmenin durdurulması kararı vermiştir.
 
ÖİB yetkilileri hak ve yetkileri olmadığı halde, yargı kararını ters-yüz ederek yorumlamış ve uygulamama yoluna gitmiştir.
 
ÖİB, benzer yöntemleri kullanarak, pek çok yargı kararlarının uygulanmamasını sistematik bir uygulama haline getirmiştir.
 
Sendikamız, bu hukuksuzluğa karşı, 30.3.2006 tarihinde Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na başvurarak, ÖİB yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunmuştur. Başvuru dilekçemizde yer alan gerekçelerimiz aşağıdaki gibidir:
 
“Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun 22.10.1979 tarih ve 1978/7 E. 1979/2 sayılı kararında,
 
       ... iptal kararları dava konusu idari işlemin mevzuata ve hukuka aykırılığını tespit edip idareye hitap eden bir emir ve direktif içermediği halde YÜRÜTMENİN DURDURULMASI KARARLARINDA BİR EMİR VE DİREKTİF DE yer almaktadır ..
 
diyerek, yürütmenin durdurulması kararlarında davalı idareye yönelik YARGISAL BİR EMİR olduğunu ortaya koymuştur. Bu yargısal emre karşı gelmenin yaptırımı ise, bir çok Yargıtay kararında vurgulandığı gibi SUÇTUR.
Yargıtay 4.Ceza Dairesinin 2003/6104 E. 2004/6053 K. sayılı 11.5.2004 tarihli kararında,
 
       .. idari yargı kararlarının sözde uygulanmış gibi göstererek, gerçekte ve son çözümlemede Bursa 1.İdare Mahkemesinin "yürütmenin durdurulması" ve "iptal" kararlarını uygulamadığının anlaşılmasına karşın, yetersiz ve yasal olmayan gerekçelerle  beraat kararı verilmesi yasaya aykırı..
 
bulunmuştur.
 
Ötesinde, 4046 sayılı Özelleştirme Yasası'nın 6.maddesinde, idare personelinin 657 sayılı yasa hükümlerine tabi olduğu hükmü mevcuttur. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun “sadakat yükümlülüğü”ne ilişkin 6.maddesinde,
 
        MADDE 6 - (Değişik: 2670 - 12.5.1982) Devlet memurları, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına sadakatla bağlı kalmak ve milletin hizmetinde Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını sadakatla uygulamak zorundadırlar. Devlet memurları bu hususu "Asli Devlet Memurluğuna" atandıktan sonra en geç bir ay içinde kurumlarınca düzenlenecek merasimle yetkili amirlerin huzurunda yapacakları yeminle belirtirler ve özlük dosyalarına konulacak aşağıdaki "Yemin Belgesi"ni imzalayarak göreve başlarlar.
 
hükmü bulunurken, 10.maddesinde de,
 
       MADDE 10 - (Değişik: 2670 - 12.5.1982) Devlet memurları amiri oldukları kuruluş ve hizmet birimlerinde kanun, tüzük ve yönetmeliklerle belirlenen görevleri zamanında ve eksiksiz olarak yapmaktan ve yaptırmaktan, maiyetindeki memurlarını yetiştirmekten, hal ve hareketlerini takip ve kontrol etmekten görevli sorumludurlar. ......Amir, maiyetindeki memurlara kanunlara aykırı emir veremez ..
 
hükmü bulunmaktadır.
 
D. ÖİB Başkanı Şikayet Edilenin Suç Oluşturan Fiili ve Bu Yönde Belirli Bir Sistematik Kazanan Uygulaması
Bu yasal çerçevede, ÖİB adına karar alma yetkisine sahip Başkan Metin Kilci'nin, yargı kararını yok sayarak ve karar sonrası hukuka aykırı bulunan idare işlemlerine dayalı yeni işlemlerin yapılmasına izin vererek suç işlediği sonucuna ulaşılmaktadır.
 
Kaldı ki, ÖİB Başkanı Metin Kilci, Balıkesir Seka ile ilgili yargı kararının uygulanmaması nedeniyle hakkında yapılan şikayet üzerine, idarenin “soruşturma izni verilmemesine dair” kararı kaldıran Danıştay 1.Dairesinin 2005/1026 E. 2005/1404 K. sayılı kararıyla da, “...yargı kararlarının icaplarına göre otuz gün içinde işlem tesis edilmediği ..” tespitine maruz kalarak, hakkında hazırlık soruşturması açılmasına karar verilmiş bir yöneticidir.
 
Şikayet edilen, bir çok yargı kararının uygulanmamasına yönelik fiillerde bulunmuş, bu durumun adeta sistematik hale gelmesine yol açmış bir kişidir. Yargı kararının uygulanmaması/etkisiz hale getirilmesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 2.maddesinde belirtilen “demokratik hukuk devleti” yapısını geçersiz kılan, Türkiye'yi, AB ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önünde mahkûm eden kararların alınmasına yol açan bir uygulama haline dönmüştür.”
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
 
Petrol-İş Sendikası
Merkez Yönetim Kurulu adına
Mustafa Öztaşkın
Genel Başkan