• industriAll global
  • industriAll europe
  • Retun See
  • Petrol-İş Kadın Dergisi
Belgesel: Petrol-İş Tarihi

Atilla Özsever/Yurt Gazetesi

Sendikalar Kanunu'nda 4'lü baraj ve 12 Eylül ruhu

09.10.2012

Eski adıyla Toplu İş İlişkileri Kanunu, yeni adıyla da Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu, TBMM’nin açılmasıyla birlikte 3 Ekim’de görüşülmeye başlandı. İlk dört maddesi görüşüldü ancak araya Suriye ve tezkere konusu girince bu haftaya kaldı.

Yasa özü itibariyle 12 Eylül 1980 askeri darbe döneminin yasakçı anlayışını koruyor. Hem baraj, hem grev yasakları, hem de sendika temsilcisinin güvencesini sağlamayan anlayışı ile sadece üyelik için noter şartını kaldırarak 12 Eylül ruhundan uzaklaşamıyor. Meclis’te CHP Grubu adına konuşan eski DİSK Başkanı ve İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi de bu konuya vurgu yaptı.

AKP Grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç, yasanın sendikal özgürlükleri genişlettiğinden söz ederken 12 Eylül askeri cuntasının bile grev yasağı getirmediği hava işkoluna partisinin grev yasağı koyduğunu herhalde unuttu (!). Hak grevinin yanı sıra bir çok işkolundaki grev yasaklarını, grev ertelemelerini ve zorunlu tahkimi koruyan hükümlerin yer aldığı yasa tasarısını, özgürlükçü olarak nitelemek abesle iştigaldir.

Yasa, dörtlü bir baraj getirmektedir. Bir sendikanın toplu iş sözleşmesi yapabilmesi için bir işyerinde çalışanların en az yüzde 50 artı 1’ini üye yapması gerekiyor. İkinci olarak bir işletmede toplu iş sözleşmesi yapıyorsa o işletmeye bağlı tüm işyerlerinde çalışanların yüzde 40’ını üye yapması şartı var.

Üçüncüsü ise Ekonomik ve Sosyal Konsey (ESK) barajı. Eğer bir sendika, ESK’ya üye konfederasyonlara bağlı bir sendika değilse veya bağımsız bir sendika ise, doğrudan yüzde 3 işkolu barajına tabi bulunuyor. Eski sendikacı ve CHP Ankara milletvekili İzzet Çetin de, ESK barajına dikkat çekti.

Gelelim üzerinde en çok konuşulan dördüncü baraja.. Esas işkolu barajı yüzde 3. Ancak ilk dört yıl için bu baraj yüzde 1, ikinci iki yıl için de yüzde 2 olarak uygulanacak. Daha önceki 28 işkolu, 21’e düşürüldüğü için bazı işkollarının birleşmesinden ötürü işçi sayısının artması nedeniyle baraj otomatikman yükseliyor.

DİSK’in tespitlerine göre, yüzde 1 barajıyla 10 sendika, yüzde 2 barajıyla 13 sendika, yüzde 3 barajıyla da 6 sendika baraj altında kalıyor. Yani, toplu sözleşme yetkisi olan mevcut sendikaların yarısından fazlası, 6 milyon 298 bin kişiyi temsil eden 29 sendika toplu sözleşme yapamayacak. 12 Eylül’ün getirdiği yüzde 10 işkolu barajını kaldıralım derken mevcut sigortalı işçilerin yüzde 57’si toplu sözleşme yapacak sendika bulamayacak.

Diğer önemli bir konu da, sendika temsilcisinin iş güvencesiyle ilgili. Yasa tasarısı, Sağlık ve Sosyal İşler Komisyonu’ndan geçerken temsilcinin sendikal nedenlerle işten çıkarılması halinde, işe iade davası açmasıyla ilgili olarak işyerinde en az 6 ay kıdemi ve o işyerinin 30’dan fazla kişinin çalıştığı işyeri olması şartı aranmıyordu. Şimdi yeni yasada bu değişiklik kaldırılıyor. Oysa sendikal örgütlenmede temsilcinin iş güvencesi son derece önemli.

Bakalım “ileri demokrat” AKP’nin 12 Eylül’cü ruhu, sendikaların üzerine nasıl çökecek?

Not: Yayın hayatına yeni başlayan Sol Gazete’ye başarılar diler, Evrensel Gazetesi’nin de 18. yılını kutlarız.