Seydişehir Alüminyum işçisine zor kullanılmasını kınıyoruz
Seydişehir Alüminyum İşletmesi’nin özelleştirilmesine karşı demokratik tepkilerini ortaya koyan işçilere ve ailelerine karşı zor kullanılmasını şiddetle kınıyor, bu mücadele sırasında yaralananlara acil şifalar diliyoruz.
TÜPRAŞ’da mevcut %14,76 oranındaki kamu payının İMKB Toptan Satışlar Pazarı’ndan Global Menkul Değerler A.Ş. isimli aracı kuruluşun talebi üzerine, bu aracı kuruluş ve isimleri dışında bilinilirlikleri olmayan birtakım şirketlere satılmasına dair işlemin iptali istemiyle Sendikamız tarafından açılan dava dosyasına davalı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından, işlemin dayanağı olarak 7.1.2005 tarih ve 2005/2 sayılı ÖYK kararı sunulmuştur.
Petrol-İş Sendikası tarafından, Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi’nde açılan davada, kamu şirketi, TÜPRAŞ’ta mevcut %51 oranındaki kamu payının satış yöntemiyle blok olarak satılmasına dair 29.4.2005 tarihli gazetelerde yer alan ilanın ve satışa ilişkin Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) kararının iptali ve dava sonuna kadar yürütmenin durdurulması istendi. Sendikadan yapılan açıklama şöyle:
Bugünlerde blok satışı gündemde olan TÜPRAŞ’ı anlatabilmek için, kısaca dünyadaki petrol şirketlerinin yapısına bakmak gerekir.
Dünya petrol şirketleri genel olarak, arama, ham petrol üretimi, boru hattı ile taşıma, petrokimya ve ürün dağıtımını kapsayan dikey entegre bir yapıdadırlar.
Tüpraş’ın özelleştirilmesine yönelik gelişmeler hangi aşamada? Tüpraş’ın blok satış yöntemiyle özelleştirilmesi Türkiye’ye neler kaybettirecek? Sektörde üretimin, fiyatların ve pazarın kontrol ve denetiminin yerli/yabancı özel şirketlere geçmesi neye mal olacak?
Stratejik bir konuma sahip olan Tüpraş için nasıl bir politika izlenmeli?
Petrol-İş Sendikası’nın kendi bünyesinde başlattığı kitap toplama kampanyası sonuçlandı. Kampanya sonucunda toplanan 10 bini aşkın kitap, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı haftasında her şubenin seçtiği okullara bağışlanacak.
Ülke yönetimine ilişkin belirlenmiş herhangi bir politikası olmayan AKP Hükümeti, her alanda olduğu gibi ekonomi de son derece pragmatik davranmaya devam ederek güvenilirliğini yitirmektedir.
Üretim yaparak kaynak yaratma yerine, kısa yoldan yılların birikimi ve emeğiyle oluşturulmuş mevcut sanayi kuruluşlarını “satarak” borçlarını döndürmeyi tercih etmektedir.